Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu Rum tarafı federasyon görüşmelerinin devamını isterken Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitlik, eşit uluslararası statü ve bunların BM kayıtlarında kabul görmesini talep ettiğini vurguladı.

Hasipoğlu, bu haklarının tezahürü olarak doğrudan uçuş, doğrudan ticaret ve uluslararası alanda direk temas edebilmeyi de istediklerini belirtti.

Hasipoğlu, BM için en gerçekçi ve adil yaklaşımın önce iki taraf arasındaki güven ve iş birliğini oluşturmak, sonra da Rum tarafının “eğer Kıbrıslı Türklerle işbirliği yaparsam onların statüsünü mü yükseltilmiş olurum” önyargısını ortadan kaldırmak olduğunu vurguladı.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tanınmış bir “devlet” statüsünde olduğunu ve yönetim ile zenginliği Kıbrıs Türk tarafı ile paylaşmak istemediğini belirten Hasipoğlu, bu durumda ortak bir iradenin nasıl olabileceğini sordu.

UBP Genel Başkanı ve Başbakanı Ünal Üstel ile birlikte UBP’yi temsilen Cenevre’ye gitmek üzere bugün KKTC’den ayrılan Hasipoğlu yazılı açıklama yaptı.

Rum tarafının, Crans Montana’da kaldığı yerden federasyon görüşmelerine devam edilmesi yönündeki pozisyonunu koruduğunu belirten Hasipoğlu, “KKTC’nin yeni pozisyonunu ve kaldığımız yeri 2021 yılında Cenevre’de Cumhurbaşkanımız ile birlikte önerilerimizi sunarken, hem Genel Sekretere hem de Güney Kıbrıs Rum yönetimine bildirmiştik” hatırlatmasında bulundu.

BM Genel Sekreteri Guterres’e 2021 yılında önerilerini sundukları zaman kendilerine verdiği yanıtta; artık farklı şeyleri konuşmanın zamanı geldiğini ifade ettiğini ve önerilerini kayda geçirdiğini belirten Hasipoğlu, “Bilinmelidir ki artık BM zemininde iki farklı pozisyon vardır” dedi.

-“Guterres Crans Montana görüşmelerin çöküşünü, buna kimin sebep olduğunu biliyor”

Guterres’in artık Kıbrıs meselesinde tecrübeli bir aktör olduğunu, geçmiş müzakere süreçlerini iyi bildiğini kaydeden Hasipoğlu, Guterres’in 2017 yılındaki Crans Montana görüşmelerin çöküşünün nasıl olduğun ve buna kimin sebep olduğunu da bildiğini ifade etti.

Hasipoğlu, “BM tarafından tarafların önüne getirilen tüm çözüm planlarına ve önerilerine olumlu yaklaşan tek tarafın Kıbrıs Türk tarafı olduğunu, iki taraf arasında ortak zemin olup olmadığını tespit etmek için iki diplomatı, Lute ve Holguin’i de görevlendirildikten sonra, ikisinin de kendisine sunduğu raporlarda ortak zeminin olmadığını Guterres çok iyi biliyor” dedi.

2004 yılında o zamanın BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın yazdığı raporda, Kıbrıslı Türklere uygulanan izolasyon ve kısıtlamaların artık kaldırılması gerektiği çağrısını yaptığını anımsatan Hasipoğlu, “Guterres`in de bu cesaretli çağrıyı yapmasına hiçbir engel yoktur. Bilakis, statülerimizin biraz olsun eşitlenmesine ve masanın tekrar kurulmasına yardımcı olacaktır” dedi.

-“BM federasyon parametrelerinden Rumlar ile biz farklı şeyleri anlıyoruz”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ortaya koyduğu vizyonun arkasında olduklarını ifade eden Hasipoğlı, “BM federasyon parametrelerinden Rumlar ile biz farklı şeyleri anlıyoruz. 40 yıldır bu farklı anlayışın da mevcut parametrelerle değişebileceğini düşünmek saflık olur. Lakin işbirliğine de hazırız. Umarım komşumuzun da algısı işbirliğine açık olur. Bugün İşbirliği yapamaz isek, adadaki gerçekler üzerinden yarın kalıcı ve yaşayabilir bir çözüme nasıl ulaşabiliriz “ dedi.





Source link

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir