Dünya çapında yapılan kapsamlı bir araştırmaya göre, diyabet hastalığına sahip insan sayısı son 30 yılda iki katına çıkarak 800 milyonu aştı. 1990’da dünya genelinde yetişkinler arasında yüzde 7 olan diyabet oranı, 2022’de yüzde 14’e yükseldi. Araştırmada en büyük artışın düşük ve orta gelirli ülkelerde olduğu belirtildi.

Dünyada diyabetin yaygınlığını ve tedavisini inceleyen bu ilk kapsamlı çalışma, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile iş birliği içinde NCD-RisC tarafından yürütüldü.

140 milyondan fazla 18 yaş üstü bireyin verileri kullanılarak yapılan analiz, ülkeler arası karşılaştırmaları daha sağlıklı hale getirdi.

Araştırmaya göre, diyabet vakalarının yarısından fazlası Hindistan, Çin, ABD ve Pakistan’da yoğunlaştı.

Araştırma, diyabette bölgesel ve sosyo-ekonomik eşitsizliklere dikkat çekti. Pasifik adaları, Karayipler, Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi bazı bölgelerde kadın ve erkek nüfusun yüzde 25’inden fazlasının diyabetli olduğu belirtildi.

Yüksek gelirli Batı ülkeleri arasında ABD’de diyabet oranı yüzde 12,5, İngiltere’de ise yüzde 8,8 olarak kaydedildi.

Buna karşın, Fransa, Danimarka, İspanya, İsviçre ve İsveç’te kadınlarda diyabet oranı yüzde 2-4, Danimarka, Fransa ve bazı Afrika ülkelerinde erkeklerde yüzde 3-5 seviyelerinde kaldı.

Dünya nüfusu ve obezitenin artmasıyla diyabet de artıyor
Uzmanlar, yaşlanan dünya nüfusu ve obezitenin artmasıyla birlikte diyabetin daha fazla insanı etkilediğini belirtiyor. Madras Diyabet Araştırma Vakfı Başkanı Dr. Ranjit Mohan Anjana, “Diyabetin sakat bırakan ve ölümcül olabilen sonuçları göz önünde bulundurulduğunda, sağlıklı beslenme ve egzersiz yoluyla önleme, küresel sağlık için hayati öneme sahiptir” dedi.

Dr. Anjana, özellikle düşük gelirli bölgelerde sağlıklı yiyeceklerin erişilebilir hale getirilmesi ve egzersiz olanaklarının artırılması gerektiğini vurguladı.

Çalışmada, düşük gelirli ülkelerde diyabet tedavisine erişimde yaşanan eşitsizliklere de dikkat çekildi.

Yüksek gelirli ülkelerde diyabetli yetişkinlerin yüzde 55’inden fazlası tedavi görürken, birçok düşük ve orta gelirli ülkede bu oran kayda değer bir artış göstermedi. Bu nedenle, 2022’de 30 yaş üstü diyabetli yetişkinlerin yüzde 59’u, yani yaklaşık 445 milyonu, tedavi göremedi.

Araştırmanın başyazarı Prof. Majid Ezzati, “Diyabet tedavi oranlarının birçok düşük ve orta gelirli ülkede duraklaması, bu ülkelerde diyabetli yetişkin sayısının hızla artmasıyla birlikte endişe verici bir tablo oluşturuyor” dedi. Ezzati, tedavi eksikliğinin ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini belirterek, bu durumu yaşam kalitesi ve yaşam süresi açısından bir tehdit olarak değerlendirdi.

DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus ise, “Diyabetteki endişe verici artış, obezitenin yanı sıra sağlıksız gıda pazarlamasının, fiziksel aktivite eksikliğinin ve ekonomik zorlukların bir yansımasıdır” ifadelerini kullandı.

Dr. Tedros, küresel diyabet salgınının kontrol altına alınabilmesi için ülkelerin, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktiviteyi destekleyici politikaları acilen uygulamaya koyması gerektiğini vurguladı.

Avrupa Diyabet Araştırmaları Birliği Başkanı Chantal Mathieu da, diyabetin pandemik boyutlara ulaştığını belirterek, “Bu durum, kamu sağlığı ve ekonomiler için ciddi bir tehdit oluşturuyor” açıklamasında bulundu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir